Sitemize üye olarak beğendiğiniz içerikleri favorilerinize ekleyebilir, kendi ürettiğiniz ya da internet üzerinde beğendiğiniz içerikleri sitemizin ziyaretçilerine içerik gönder seçeneği ile sunabilirsiniz.
Zaten bir üyeliğiniz mevcut mu ? Giriş yapın
Sitemize üye olarak beğendiğiniz içerikleri favorilerinize ekleyebilir, kendi ürettiğiniz ya da internet üzerinde beğendiğiniz içerikleri sitemizin ziyaretçilerine içerik gönder seçeneği ile sunabilirsiniz.
Üyelerimize Özel Tüm Opsiyonlardan Kayıt Olarak Faydalanabilirsiniz
İşitme Cihazlarında Dikkat Çekmeyen Modeller Bulunuyor
“KALBİNİZ SİZE OLAN BAKIŞ AÇILARINI BELİRLER”
Haftalık ve aylık bakımlarımızı yapmadığımız zaman karşımızdaki insanın bize söylemiş olduğu iki cümlenin derinliğini anlayamıyor, hissedemiyoruz ve maalesef ön yargılarımızı devreye koyuyoruz. Bu şekilde maalesef kalp çakrası dediğimiz bölgeyi bloke ediyoruz ve gerçek duyguları filtre edemiyoruz. Bundan dolayı sadece ve sadece zihinle hareket etmeye başlıyoruz. Ondan sonra da başlıyoruz, ‘Acaba bana bunu mu dedi, böyle mi demek istedi.” Bütün dinleyici ve okuyucularımıza hep şunu söylüyorum, kimsenin söylediği sizi ilgilendirmemesi gerekir, sizin çok önemli bir yargıcınız savcınız var o da kalbiniz. Size gerçek duyguları o söyler. Olduğunuz halinizle bir insansınız. Hiç bir zaman yapamadıklarınızdan değil, yapabildiklerinizden sorumlusunuz. Yapabildiklerinizi karşınızdaki insana aksettirdiğiniz kadarıyla sorumlusunuz. Eğer kalbinizden iyi düşünceleri karşı tarafa aktardıysanız, karşı taraf bunu iyi algılıyorsa o sizin sorunuz değil. Önemli olan kalbinizin içerisinde akan düşünceler ve var olan hissiyat. Eğer yaptıklarınızdan dolayı kalbiniz sizi rahatsız ediyorsa o zaman gerçekten bir terslik var. Onda da hiç bir zaman takılmadan, eğer yanlışınız varsa karşınızdaki insana gidip, “Evet ben bunu böyle yaptım bundan dolayı oldu” deyip özür dilemek ve onun kalbini kazanmak sizi manevi olarak çok daha yukarılara çıkaracak. Bizim egomuz ve kibirimiz maalesef izin vermez.
EGO VE KİBİR GİBİ BASKILARDAN KURTULMANIN YÖNTEMİ
İzin vermemesiniz nedeni şudur; 10 insandan 8’inde maalesef göbek bölgesinden kaynaklanan ve bizi sıkan baskılardan kaynaklanır. Bunun için haftanın belirli günlerinde sağ eli göbek hizasına koyup bol bol derin nefes alıp vermemiz, ayak ucuna işaret parmağımızla dokunup esneme hareketleri yapmamız gerekiyor. Böylece göbeğin altında bulunan enerji liflerinin gevşemesi gerekiyor. Kişilerin katı düşüncelerini beyne aksettiren gazetelerde “İnsanın 2. Beyni olan bağırsakları mıdır” manşeti attıran, insanın kini öfkesi göbeğimizin altında bulunan enerji liflerinde saklı. Orayı ne kadar esnetirsek o duyguların o kadar çok çözüldüğünü görürüz. Onlar çözüldükçe beynimize olumsuz duygular gitmez ve karşımızdaki insana hiç bir önyargıda bulunmadan insanları yargılamayız.
“KARŞINIZDAKİ İNSAN DÜŞÜNCELERİNİZİ SİZE OYNAYAN AKTÖRLERDİR”
Altını tekrar çiziyoruz, karşımıza çıkan her insan aktörümüzdür. Siz ne düşünüyorsanız, sizin düşüncelerinizi size oynayan aktörlerdir. Onun için karşınızdaki insanlar hiç bir zaman kızmayın. Hiç bir zaman önyargılı olmayın. Kalbinizde hangi duygudan titreşimini yansıtıyorsanız o titreşimle o da rolünü oynar. Her zaman tavsiyem şu; karşınızdaki insan sizi mutsuz ediyor, olumsuz duygulara sevk ediyorsa o kişiyi o akşam mutlaka affedin. Kişinin sizinle alakalı olan bir şeyinin olmadığını bilin. Siz böyle düşündüğünüz için o duyguları aksettirmiştir. O akşam imgeleme olarak onu affedin, ondan özür dileyin. Ertesi günü tekrar o düşüncenizin üzerine düşünerek onu olumlu hale getirin. Göreceksiniz ki aynı duygu ve düşünceyle bir daha kimse size aktörlük yapıp oynamayacak. Yaradanın bize vermiş olduğu çok önemli bir şey var; etrafımızdaki bütün insanlar size kim olduğunuzu anlatır. Bunu anlayabiliyorsanız karşınızdaki birçok insan size tavırlıysa kalbinizin pasının atılmaya ihtiyacı var. O zaman mutlaka kalbinize çalışıp, kibrinizi egonuzu etkisiz hale getirip kendinizi olduğunuz haliyle kabul edin. Sadece pasınızı silip kendimizi daha olgun ve verimli hale getirmelisiniz. Siz ne kadar olumlu düşünürseniz, karşınızdaki insanlar da sizin için o kadar olumlu düşünecek. Ne kadar olumsuz düşünüyorsanız, karşınızdakiler de sizi olumsuz düşüneceklerdir.
Yorum Yaz