© 2021. Tüm hakları saklıdır.

Guid3rs

McKinsey & Company ve teknoloji devlerinden, iklim değişikliğiyle mücadeleye 925 milyon dolarlık bütçe taahhüdü
  1. Anasayfa
  2. »
  3. Yaşam
  4. »
  5. McKinsey & Company ve teknoloji devlerinden, iklim değişikliğiyle mücadeleye 925 milyon dolarlık bütçe taahhüdü

McKinsey & Company ve teknoloji devlerinden, iklim değişikliğiyle mücadeleye 925 milyon dolarlık bütçe taahhüdü

Basin Bülteni Basin Bülteni - - 12 dk okuma süresi
277 0

McKinsey & Company bünyesindeki McKinsey Sustainability, teknoloji şirketleri; Stripe, Alphabet, Shopify ve Meta ile birlikte, atmosferdeki karbonu toplama teknolojilerinin gelişimini hızlandırmak amacıyla faaliyet gösterecek bir platform kurdu. Gelecek vaat eden yeni çözümler üreten şirketlerden, kalıcı karbon emisyonu satın almak için kurulan Frontier isimli bu girişim,  2030 yılına kadar gerçekleşecek 925 milyon dolarlık İleri Pazar Taahhüdü (Advanced Market Commitment – AMC) olma özelliği taşıyor. 10 yıl önce, düşük gelirli ülkelere yönelik zatürre aşılarının geliştirilmesini hızlandırmak için kullanılan AMC modelinin elde ettiği başarı sayesinde, yaklaşık 700 bin hayatın kurtulduğu tahmin ediliyor. Frontier ile AMC modeli, ilk kez iklim kriziyle mücadeleye yönelik teknolojilerin ölçeklendirilmesinde uygulanıyor. Frontier platformu ile araştırmacılara, girişimcilere ve yatırımcılara, atmosferdeki karbon miktarının azaltılmasına yönelik pazar talebinin ne kadar büyük olacağını göstermek hedefleniyor.

 

Net-Sıfır karbon hedefi için cesaret ve kararlılık gerekiyor 

Frontier ile ilgili yaptığı açıklamada atılan bu adımın, net-sıfır karbon emisyonu hedefi için bir dönüm noktası olduğunu belirten McKinsey & Company Ortağı Bengi Korkmaz, “McKinsey olarak araştırmalarımızla net-sıfıra giden yolun haritasını ve dönüşümün ölçeğini ortaya koymaya çalışıyoruz. 2022’nin başında yayınladığımız Net-Sıfır Emisyona Geçiş Raporu ile konuyu kapsamlı şekilde ele aldık. Araştırmalarımız ve çalışmalarımız, küresel sıcaklık artışını 1,5°C ile sınırlamak ve iklim acil durumunu sona erdirmek için küresel ekonominin temelden dönüşmesinin ve net-sıfır emisyona geçmesinin ertelenemez olduğunu açıkça gösteriyor. Bu konuda dünyanın cesaret ve kararlılık göstermesi gerekiyor. Dünyanın en büyük teknoloji şirketleriyle birlikte hayata geçirdiğimiz Frontier platformunun asıl amacı da karbon yakalama teknolojileri üzerinde çalışan girişimcileri cesaretlendirmek ve daha kararlı şekilde yollarına devam etmelerine destek olabilmek” dedi.

 

 

Küresel ölçekte hazırlanan Net-Sıfır Emisyona Geçiş Raporu’nun Türkiye’yi odağına alan bir benzeri üzerinde çalıştıklarını anlatan McKinsey & Company Ortağı Eren Çetinkaya, konuşmasını “Türkiye’nin Ekim ayında Paris Anlaşmasını onaylaması ve 2053 yılına kadar karbon emisyonlarında net sıfır taahhüdünü vermesinin ardından, biz de Türkiye’nin iklim hedeflerini yansıtacak uzun vadeli bir iklim değişikliği senaryosu üzerinde çalışmaya başladık. Türkiye’nin sürdürülebilirlik hedefleri ve hali hazırda devam eden trendlerin ışığında, 8 sektörde, 50’dan fazla iş alanını ve 150’den fazla sürdürülebilir teknolojiyi derinlemesine inceliyoruz” sözleriyle sürdürdü. 

 

McKinsey & Company Ortağı Murat Gürsoy ise konuyla ilgili yaptığı açıklamada; “Türkiye’yi odağımıza aldığımız Net-Sıfır Emisyona Geçiş Raporumuzun araştırma çalışmaları hızla ilerliyor. Bu çalışma ile Türkiye’nin sıfır emisyon hedefine ulaşabileceği en uygun iklim eylem planlarını tasarlıyoruz. Ülkemiz için koyulan 2053 hedefini, sektör ve iş alanı seviyesine indirip, bu yolda atılması gereken adımları ve yeşil iş fırsatlarını detaylandırıyoruz. Türkiye’nin gerekli kararlığı göstererek net-sıfır denklemini çözebileceğine gönülden inanıyoruz” dedi.

 

Küresel ısınmanın en önemli sebeplerinden biri olan karbondioksitin atmosferden temizlenmesi, iklim değişikliğiyle mücadelede başarılı olmak için büyük önem taşıyor. Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli’nden (IPCC, Intergovernmental Panel on Climate Change) gelen son raporlar, küresel sıcaklık artışını 1,5°C ile sınırlı tutabilmek için her yıl gigatonlarca karbonun atmosferden temizlenmesi gerektiğini ortaya koyuyor. Atmosferden karbon toplama teknolojilerinin kaydettiği önemli gelişmeye rağmen, gereken ölçeğe ulaşması için daha fazlasına ihtiyaç duyuluyor. 2021 itibariyle, bu tür teknolojilerle 10 bin tondan az karbondioksitin atmosferden kalıcı olarak uzaklaştırıldığı açıklanıyor. IPCC tarafından yapılan modellemelere göre; 1,5°C hedefine ulaşmak için atmosferdeki karbondioksit miktarının 2050 yılına kadar, yıllık ortalama 6 milyar ton azaltılması gerekiyor. Geliştirilen teknolojileri satın almak için garanti veren Frontier AMC sayesinde, karbon yakalama teknolojilerine ilginin artacağı öngörülüyor.

 

Frontier nasıl çalışacak?

Durum tespiti yapan Frontier platformu, karbon emisyonu satın almak isteyen şirketler adına yapacağı çalışmaları iki şekilde gerçekleştirecek.

  • Karbon yakalama konusunda yeni teknolojiler üzerinde çalışan ve henüz erken aşamadaki tedarikçilerle, alıcı şirketler adına düşük hacimli satın alma öncesi anlaşmalar yapacak.
  • Frontier, teknolojilerini ölçeklendiren büyüme aşamasındaki tedarikçiler için de alıcı şirketlerle aralarındaki anlaşmaları kolaylaştıracak. Gelecekte tonlarca karbon emisyonunu satın almayı vaat eden Frontier, tedarikçilerin dağıtımlarını ölçeklendirmek için finansman sağlayacak.

 

Yapacağı incelemelerle karbon yakalama konusunda uzun vadeli potansiyele sahip teknolojileri belirlemeyi hedefleyen Frontier, bu teknolojiler üzerinde çalışan tedarikçilere, satın alımların yanı sıra gelişim süreçlerinde de düzenli tavsiyeler sunup ve destekler verecek.

 

Destekler arasında belirli kriterleri karşılayan teknolojileri hızlandırmak için ton başına daha yüksek başlangıç fiyatları ödemek de yer alacak. Bu kriterler arasında;

●        Karbonun kalıcı olarak depolanması (> 1000 yıl)

●        Ekilebilir arazi sınırlamasının ötesinde avantajlar sunan karbon depolanmasından yararlanılması

●        Teknoloji ölçeklendirildiğinde, karbon yakalama maliyetlerinin karşılanabilir olması (<100 $ / ton)

●        İklim değişikliğiyle mücadelede, çözümün anlamlı bir parçası olabilecek kadar karbon yakalama kapasitesinin bulunması (> 0,5gt / yıl)

●        Sağlam bir sürece sahip olan ve yerel halkın katılımına odaklanan, anlamlı çevresel adalet sonuçları sağlaması

 

Stripe’nin tamamına sahip olduğu bir iştiraki olan Frontier’in, Stripe Climate aracılığıyla karbon emisyonu satın alan on binlerce işletme tarafından finanse edileceği öngörülüyor. Bu durum sayesinde Frontier’in, atmosferden karbon toplama konusunda, finansman ve üyelik yoluyla dünyanın en büyük alıcı koalisyonu haline gelmesi bekleniyor.

 

Frontier Platformunun Kurucuları

 

McKinsey Sustainability: 

McKinsey Sustainability, 2050 yılına kadar net sıfır karbon emisyonu hedefine ulaşmak ve 2030 yılına kadar karbon emisyonlarını yarı yarıya azaltmak için tüm endüstri sektörlerinin dönüşümüne yardımcı olmak amacıyla McKinsey & Company bünyesinde kurulmuş, firmanın müşteri hizmetleri platformudur. Sürdürülebilirlik, enerji geçişi gibi konuların yanı sıra çevresel, sosyal ve yönetişim (ESG) alanında danışmanlık hizmeti sunan bu platform, şirketin müşterilerde üretim tesislerinden yönetim kuruluna kadar her kademesine yönelik etkili öneriler sunmaktadır. McKinsey Sustainability, sürdürülebilirliği tüm yönleriyle merkezine alan bir inovasyon ve ekonomik büyüme dalgasına öncülük etmek için; düşünce liderliğini, yenilikçi araçları ve çözüm önerilerini de içinde bulunduran güçlü bir ekosisteminden yararlanır.

 

Stripe:

Stripe, Ağustos 2019’da 1 milyon dolarlık ilk taahhüdüyle karbon yakalama alımına başlayacağını duyurdu. Bugün on binlerce Stripe kullanıcısı, gelirlerinin bir kısmını Stripe Climate aracılığıyla karbon yakalama alımına yönlendiriyor. Stripe ve kullanıcıları, bugüne kadar; Kuzey Amerika, Avrupa ve Orta Doğu’daki 14 karbon yakalama girişiminden alımda bulunmak için 15 milyon dolar taahhüt etti.

 

Alphabet:

İklim eyleminde kurumsal olarak uzun bir liderlik geçmişine sahip olan Google, 2007’de operasyonlarındaki karbon emisyonunu nötr hale getirmeyi başardı. 2017 yılında da elektrik tüketiminin yüzde 100’ünü yenilenebilir enerjiden elde eden ilk büyük şirket oldu. Google’ın ana şirketi olan Alphabet, şimdi operasyonları ve değer zinciri genelinde 2030 yılına kadar net sıfır emisyon elde etmeyi hedefliyor. Bu hedefe ulaşmak için ise karbon emisyonunu, 2019 temel verilerine göre azaltmanın yanı sıra kalan emisyonları da etkisiz hale getirmek için doğaya ve teknolojiye dayalı karbon yakalama çözümlerine yatırım yapmayı planlıyor.

 

 

Shopify: 

Shopify, karbon giderme çözümlerini hızlandırmak için Sürdürülebilirlik Fonu’nu 2019’da başlattı. Fon kurulduğundan bu yana Shopify, teknoloji odaklı 22 girişimci şirkete, 32 milyon ABD doları taahhüt etti. Ayrıca bugüne kadar satın aldığı 39.380 tonla, karbon yakalamanın en büyük kurumsal alıcılarından biri haline geldi. Karbon nötr bir şirket olan Shopify’ın veri merkezleri ve ofislerinin yanı sıra uzaktan çalışanların ofis olarak kullandıkları evlerinde bile yüzde 100 yenilenebilir enerji kullanılıyor. Şirket, operasyonel ayak izinin 5 katı olan seyahatle ilgili karbon emisyonunu nötrlemek için de doğrulanmış kaynaklarından faydalanıyor. Shopify tarafından desteklenen tüm işletmeler, şirketin karbon yakalama uygulamasıyla nakliye emisyonlarını otomatik olarak nötrleyebiliyor. Bir müşteri Shop Pay’i kullanarak her sipariş verdiğinde; Shopify, bu tüketimin karbon ayak izini, ek ücret ödemeye gerek kalmadan silmek için karbon yakalama teknolojilerini finanse ediyor.

 

Meta: 

İklim değişikliğinin etkilerinin farkında olan Meta, bu etkileri en aza indirgemek için gerçekleştirdiği çalışmalarını 10 yılı aşkın süredir devam ettirmektedir. Operasyonel karbon emisyonlarını, 2017 yılına göre yüzde 94 oranında azaltan Meta aynı zamanda 2020’den bu yana, küresel operasyonlarındaki tüm enerji ihtiyacını yüzde 100 yenilenebilir enerjiyle karşılayarak net sıfır karbon emisyonuna ulaştı. 2030 yılına kadar su pozitif olma hedefi de bulunan Meta, atmosferde karbonu yakalamak amacıyla ortaya konacak yeni çözümleri geliştirmeye yardımcı olmak için iş birlikleri yapmaya kararlıdır. Bu, orman ve yeşil alanların restorasyonunu desteklemenin yanı sıra doğrudan karbon yakalama gibi mühendislik ürünü çözümleri de içerir.

İlgili Yazılar